Hasan Basri Çantay: Fussilet  Suresi 50. Ayet Meali

  • وَلَئِنْ
  • أَذَقْنَٰهُ
  • رَحْمَةً
  • مِّنَّا
  • مِنۢ
  • بَعْدِ
  • ضَرَّآءَ
  • مَسَّتْهُ
  • لَيَقُولَنَّ
  • هَٰذَا
  • لِى
  • وَمَآ
  • أَظُنُّ
  • ٱلسَّاعَةَ
  • قَآئِمَةً
  • وَلَئِن
  • رُّجِعْتُ
  • إِلَىٰ
  • رَبِّىٓ
  • إِنَّ
  • لِى
  • عِندَهُۥ
  • لَلْحُسْنَىٰ
  • ۚ
  • فَلَنُنَبِّئَنَّ
  • ٱلَّذِينَ
  • كَفَرُوا۟
  • بِمَا
  • عَمِلُوا۟
  • وَلَنُذِيقَنَّهُم
  • مِّنْ
  • عَذَابٍ
  • غَلِيظٍ
  • Hasan Basri Çantay: Andolsun ki şâyed ona dokunan bir sıkıntıdan sonra kendisine bizden bir rahmet tatdırırsak mutlakaa «Bu, benim hakkımdır. Kıyametin kopacağını zannetmiyorum. Andolsun ki Rabbime döndürül (üb götürül) sem bile hiç şübhesiz, Onun nezdinde benim için daha güzel (hal) vardır» der. Fakat biz, andolsun, o küfredenlere neler yapdıklarını elbette haber vereceğiz. Onlara, andolsun, en çetin bir azâbdan tatdıracağız.