Ömer Nasuhi Bilmen: Âli İmrân  Suresi 154. Ayet Meali

  • ثُمَّ
  • أَنزَلَ
  • عَلَيْكُم
  • مِّنۢ
  • بَعْدِ
  • ٱلْغَمِّ
  • أَمَنَةً
  • نُّعَاسًا
  • يَغْشَىٰ
  • طَآئِفَةً
  • مِّنكُمْ
  • ۖ
  • وَطَآئِفَةٌ
  • قَدْ
  • أَهَمَّتْهُمْ
  • أَنفُسُهُمْ
  • يَظُنُّونَ
  • بِٱللَّهِ
  • غَيْرَ
  • ٱلْحَقِّ
  • ظَنَّ
  • ٱلْجَٰهِلِيَّةِ
  • ۖ
  • يَقُولُونَ
  • هَل
  • لَّنَا
  • مِنَ
  • ٱلْأَمْرِ
  • مِن
  • شَىْءٍ
  • ۗ
  • قُلْ
  • إِنَّ
  • ٱلْأَمْرَ
  • كُلَّهُۥ
  • لِلَّهِ
  • ۗ
  • يُخْفُونَ
  • فِىٓ
  • أَنفُسِهِم
  • مَّا
  • لَا
  • يُبْدُونَ
  • لَكَ
  • ۖ
  • يَقُولُونَ
  • لَوْ
  • كَانَ
  • لَنَا
  • مِنَ
  • ٱلْأَمْرِ
  • شَىْءٌ
  • مَّا
  • قُتِلْنَا
  • هَٰهُنَا
  • ۗ
  • قُل
  • لَّوْ
  • كُنتُمْ
  • فِى
  • بُيُوتِكُمْ
  • لَبَرَزَ
  • ٱلَّذِينَ
  • كُتِبَ
  • عَلَيْهِمُ
  • ٱلْقَتْلُ
  • إِلَىٰ
  • مَضَاجِعِهِمْ
  • ۖ
  • وَلِيَبْتَلِىَ
  • ٱللَّهُ
  • مَا
  • فِى
  • صُدُورِكُمْ
  • وَلِيُمَحِّصَ
  • مَا
  • فِى
  • قُلُوبِكُمْ
  • ۗ
  • وَٱللَّهُ
  • عَلِيمٌۢ
  • بِذَاتِ
  • ٱلصُّدُورِ
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra o gamın ardından üzerinize bir emniyet, hafif bir uyku indirdi ki, sizden bir zümreyi örtüp kaplayıverdi. Sizden bir tâifeyi de nefisleri kaygıya düşürmüştü. Allah Teâlâ´ya karşı cahiliye zannı gibi hakka muhalif bir zanda bulunuyorlardı. Diyorlardı ki: «Bize bu emirden bir şey var mıdır?» De ki: «Şüphesiz emrin hepsi de Allah´ındır.» Onlar sana açıklamıyacakları şeyleri kendi nefislerinde gizleyiverirler. Derler ki: «Eğer bizim için bu emirden bir şey olsaydı burada katlolunmazdık. De ki: «Eğer sizler evlerinizde olsaydınız, üzerlerine katledilmeleri yazılmış olanlar yine çıkar, ölüp yatacakları yerlere kadar muhakkak giderlerdi.» Ve Allah Teâlâ göğüslerinizin içinde olanı meydana koymak ve kalblerinizde olanı temizlemek için (bu hadiseyi vücuda getirirdi). Ve Allah Teâlâ sinelerde bulunanları hakkıyla bilendir.