Ali Fikri Yavuz: Fetih  Suresi 11. Ayet Meali

  • سَيَقُولُ
  • لَكَ
  • ٱلْمُخَلَّفُونَ
  • مِنَ
  • ٱلْأَعْرَابِ
  • شَغَلَتْنَآ
  • أَمْوَٰلُنَا
  • وَأَهْلُونَا
  • فَٱسْتَغْفِرْ
  • لَنَا
  • ۚ
  • يَقُولُونَ
  • بِأَلْسِنَتِهِم
  • مَّا
  • لَيْسَ
  • فِى
  • قُلُوبِهِمْ
  • ۚ
  • قُلْ
  • فَمَن
  • يَمْلِكُ
  • لَكُم
  • مِّنَ
  • ٱللَّهِ
  • شَيْـًٔا
  • إِنْ
  • أَرَادَ
  • بِكُمْ
  • ضَرًّا
  • أَوْ
  • أَرَادَ
  • بِكُمْ
  • نَفْعًۢا
  • ۚ
  • بَلْ
  • كَانَ
  • ٱللَّهُ
  • بِمَا
  • تَعْمَلُونَ
  • خَبِيرًۢا
  • Ali Fikri Yavuz: (Henüz iman kalblerinde yerleşmemiş olduğundan Hudeybiye seferinden) geri kalan bazı Bedevî’ler sana şöyle diyeceklerdir: “- Mallarımız ve ailelerimiz bizi, (seninle Hudeybiye seferine çıkmaktan) alıkoydu. Onun için bize mağfiret dile.” Onlar, kalblerinde olmıyan şeyi ağızlarıyla söyliyecekler. (Ey Rasûlüm, sen onlara) de ki:”- Eğer Allah size bir zarar dilerse, yahud size bir fayda dilerse, artık onun dilemesinden sizi kim koruyabilir? Doğrusu Allah bütün yaptıklarınızdan haberdar bulunuyor.