Ömer Nasuhi Bilmen: Şûra  Suresi 14. Ayet Meali

  • وَمَا
  • تَفَرَّقُوٓا۟
  • إِلَّا
  • مِنۢ
  • بَعْدِ
  • مَا
  • جَآءَهُمُ
  • ٱلْعِلْمُ
  • بَغْيًۢا
  • بَيْنَهُمْ
  • ۚ
  • وَلَوْلَا
  • كَلِمَةٌ
  • سَبَقَتْ
  • مِن
  • رَّبِّكَ
  • إِلَىٰٓ
  • أَجَلٍ
  • مُّسَمًّى
  • لَّقُضِىَ
  • بَيْنَهُمْ
  • ۚ
  • وَإِنَّ
  • ٱلَّذِينَ
  • أُورِثُوا۟
  • ٱلْكِتَٰبَ
  • مِنۢ
  • بَعْدِهِمْ
  • لَفِى
  • شَكٍّ
  • مِّنْهُ
  • مُرِيبٍ
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Ve tefrikaya düşmediler, ancak kendilerine bilgi geldikten sonra, mücerret aralarında haddi tecavüz etmekten dolayı (tefrikaya düştüler). Ve eğer Rabbinden bir muayyen ecele kadar sebk etmiş bir kelime bulunmasa idi elbette aralarında hükmolunurdu. Ve muhakkak o kimseler ki, onlardan sonra kitaba vâris oldular, elbette ondan mütehayyirâne bir şekk içindedirler.