Ali Fikri Yavuz: Münafikun Suresi 4. Ayet Meali

  • ۞
  • وَإِذَا
  • رَأَيْتَهُمْ
  • تُعْجِبُكَ
  • أَجْسَامُهُمْ
  • ۖ
  • وَإِن
  • يَقُولُوا۟
  • تَسْمَعْ
  • لِقَوْلِهِمْ
  • ۖ
  • كَأَنَّهُمْ
  • خُشُبٌ
  • مُّسَنَّدَةٌ
  • ۖ
  • يَحْسَبُونَ
  • كُلَّ
  • صَيْحَةٍ
  • عَلَيْهِمْ
  • ۚ
  • هُمُ
  • ٱلْعَدُوُّ
  • فَٱحْذَرْهُمْ
  • ۚ
  • قَٰتَلَهُمُ
  • ٱللَّهُ
  • ۖ
  • أَنَّىٰ
  • يُؤْفَكُونَ
  • Ali Fikri Yavuz: Sen o münâfıkları gördüğün zaman, kalıpları hoşuna gider ve söylerlerse, dediklerine kulak verirsin. Sanki onlar, direk olmuş keresteler gibidirler. (Asker arasında çıkan) her gürültüyü, (korkularından) kendi aleyhlerinde sanırlar. Onlar düşmandırlar; onun için (kendilerine emniyet etme), onlardan sakın. Allah kahretsin onları!... Hakdan nasıl çevriliyorlar?