Yûsuf  Suresi 44. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

قَالُوٓا۟ أَضْغَٰثُ أَحْلَٰمٍ ۖ وَمَا نَحْنُ بِتَأْوِيلِ ٱلْأَحْلَٰمِ بِعَٰلِمِينَ
Türkçesi Kökü Arapçası
  • dediler ki
  • ق و ل
  • قَالُوا
  • karmakarışık
  • ض غ ث
  • أَضْغَاثُ
  • düşler
  • ح ل م
  • أَحْلَامٍ
  • değiliz
  • وَمَا
  • biz
  • نَحْنُ
  • yorumunu
  • ا و ل
  • بِتَأْوِيلِ
  • düşlerin
  • ح ل م
  • الْأَحْلَامِ
  • bilen(kişi)ler
  • ع ل م
  • بِعَالِمِينَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Dediler ki: “Bunlar karma karışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilmiyoruz.”
  • Diyanet Vakfı: (Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Dediler ki: «Rüya dediğin, demet demet hayallerdir, biz ise hayallerin tabirini bilmiyoruz.»
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Dediler ki: «Rüya dediğin şey karmakarışık hayallerdir. Biz ise böyle karışık hayallerin yorumunu bilemeyiz.»
  • Ali Fikri Yavuz: Onlar: “- Bu gördüklerin karma karışık rüyalardır. Biz böyle karışık rüyaların tâbirini bilmeyiz” dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Dediler ki ru´ya dediğin «edgâsü ahlâm» demet demet hayalâttır, biz ise hayalâtın te´vilini bilmiyoruz
  • Fizilal-il Kuran: Kralın adamları dediler ki; «Bu gördükleriniz birtakım karmaşık, birbirinden kopuk hayallerdir. Biz karmaşık hayallerin yorumunu bilemeyiz.»
  • Hasan Basri Çantay: Onlar da dediler ki: «(Bunlar) karma karışık (ve yalancı) düşlerdir. Biz böyle düşlerin ta´bîrini bilici (kimse) ler değiliz».
  • İbni Kesir: Dediler ki: Karmakarışık rüyalar bunlar. Biz böyle rüyaların yorumunu bilenler değiliz.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Dediler ki: «Karmakarışık bir rüya ve biz karışık rüyaları yormaya bilgi sahipleri değiliz.»
  • Tefhim-ul Kuran: Dediler ki: «(Bunlar) Karmakarışık düşlerdir. Biz böyle düşlerin yorumunu bilenler değiliz.»
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com