Tefhim-ul Kuran: Sâffât  Suresi 102. Ayet Meali

  • فَلَمَّا
  • بَلَغَ
  • مَعَهُ
  • ٱلسَّعْىَ
  • قَالَ
  • يَٰبُنَىَّ
  • إِنِّىٓ
  • أَرَىٰ
  • فِى
  • ٱلْمَنَامِ
  • أَنِّىٓ
  • أَذْبَحُكَ
  • فَٱنظُرْ
  • مَاذَا
  • تَرَىٰ
  • ۚ
  • قَالَ
  • يَٰٓأَبَتِ
  • ٱفْعَلْ
  • مَا
  • تُؤْمَرُ
  • ۖ
  • سَتَجِدُنِىٓ
  • إِن
  • شَآءَ
  • ٱللَّهُ
  • مِنَ
  • ٱلصَّٰبِرِينَ
  • Tefhim-ul Kuran: Böylece (çocuk) onun yanında koşabilecek çağa erişince (İbrahim ona) : «Oğlum» dedi. «Gerçekten ben seni rüyamda boğazlıyorken görüyordum. Bir bak, sen ne düşünüyorsun.» (Oğlu İsmail) Dedi ki: «Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşaallah, beni sabredenlerden bulacaksın.»