Meryem  Suresi 4. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

قَالَ رَبِّ إِنِّى وَهَنَ ٱلْعَظْمُ مِنِّى وَٱشْتَعَلَ ٱلرَّأْسُ شَيْبًا وَلَمْ أَكُنۢ بِدُعَآئِكَ رَبِّ شَقِيًّا
Türkçesi Kökü Arapçası
  • dedi
  • ق و ل
  • قَالَ
  • Rabbim
  • ر ب ب
  • رَبِّ
  • şüphesiz ben
  • إِنِّي
  • gevşedi
  • و ه ن
  • وَهَنَ
  • kemik(lerim)
  • ع ظ م
  • الْعَظْمُ
  • benim
  • مِنِّي
  • ve tutuştu
  • ش ع ل
  • وَاشْتَعَلَ
  • başım
  • ر ا س
  • الرَّأْسُ
  • ihtiyarlık aleviyle
  • ش ي ب
  • شَيْبًا
  • ve
  • وَلَمْ
  • olmadım
  • ك و ن
  • أَكُنْ
  • sana du’a ile
  • د ع و
  • بِدُعَائِكَ
  • Rabbim
  • ر ب ب
  • رَبِّ
  • bahtsız
  • ش ق و
  • شَقِيًّا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: O, şöyle demişti: “Rabbim! Şüphesiz kemiklerim gevşedi. Saçım sakalım ağardı. Sana yaptığım dualarda (cevapsız bırakılarak) hiç mahrum olmadım.”
  • Diyanet Vakfı: Rabbim! dedi, benden (vücudumdan), kemiklerim zayıfladı, saçım başım ağardı. Ve ben, Rabbim, sana (ettiğim) dua sayesinde hiç bedbaht olmadım.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Demişti ki: «Ey Rabbim, gerçek şu ki, benim kemik(im) gevşedi, baş(ım) bembeyaz alev aldı (Saçlarım ağardı) ve sana (ettiğim) dua ile ise hiçbir zaman mutsuz olmadım ey Rabbim!
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Şöyle demişti: «Ey Rabbim! Şüphesiz (artık öyle bir durumdayım ki) benim kemiğim zayıflayıp gevşedi ve başım(ın saçı) bembeyaz alev gibi tutuştu. Sana dua etmekle de ey Rabbim, hiçbir zaman bedbaht olmadım.»
  • Ali Fikri Yavuz: Şöyle demişti: “-Ey Rabbim, doğrusu ben (o kimseyim ki), benim kemiğim zayıflayıp gevşedi ve başımın saçı bembeyaz alev gibi tutuştu. Sana dua etmekle de ey Rabbim, hiç bir zaman mahrum olmadım.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Demişti: yarab işte ben artık kemik gevşedi benden, ve baş bembeyaz alev aldı, sana duâ ile ise rabbım hiç bir zaman bedbaht olmadım
  • Fizilal-il Kuran: Ve demişti ki; «Ey Rabbim, kemiklerim yıprandı, yaşlılık alevi başımı sardı. Şimdiye kadar sana dua edip de bedbaht olduğum hiç olmadı.»
  • Hasan Basri Çantay: Demişdi ki: «Ey Rabbim, hakıykat ben... Benim kemiğim yıpradı. Başımın saçı tutuşdu. Ey Rabbim, ben Sana düâ etme (m neticesinde) etmişsem bedbaht (ve mahrum) olmadım».
  • İbni Kesir: Ve demişti ki: Rabbım; gerçekten kemiklerim yıprandı, baş yaşlılık alevi ile tutuştu. Rabbım; şimdiye kadar sana yalvarmakla bir şeyden mahrum olmadım.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Demişti ki: «Yarabbi! Muhakkak benim kemiklerim zayıflaştı, başımın tüyü de tutuştu ve Rabbim! Sana ne dua ettim ise mahrum kalmadım.»
  • Tefhim-ul Kuran: Demişti ki: «Rabbim, şüphesiz benim kemiklerim gevşedi ve baş, yaşlılık aleviyle tutuştu; ben sana dua etmekle mutsuz olmadım.»
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com