Ali Fikri Yavuz: Bakara  Suresi 26. Ayet Meali

  • ۞
  • إِنَّ
  • ٱللَّهَ
  • لَا
  • يَسْتَحْىِۦٓ
  • أَن
  • يَضْرِبَ
  • مَثَلًا
  • مَّا
  • بَعُوضَةً
  • فَمَا
  • فَوْقَهَا
  • ۚ
  • فَأَمَّا
  • ٱلَّذِينَ
  • ءَامَنُوا۟
  • فَيَعْلَمُونَ
  • أَنَّهُ
  • ٱلْحَقُّ
  • مِن
  • رَّبِّهِمْ
  • ۖ
  • وَأَمَّا
  • ٱلَّذِينَ
  • كَفَرُوا۟
  • فَيَقُولُونَ
  • مَاذَآ
  • أَرَادَ
  • ٱللَّهُ
  • بِهَٰذَا
  • مَثَلًا
  • ۘ
  • يُضِلُّ
  • بِهِۦ
  • كَثِيرًا
  • وَيَهْدِى
  • بِهِۦ
  • كَثِيرًا
  • ۚ
  • وَمَا
  • يُضِلُّ
  • بِهِۦٓ
  • إِلَّا
  • ٱلْفَٰسِقِينَ
  • Ali Fikri Yavuz: Muhakkak ki Allah, sivri sinek ve ondan büyüğü ile hakkı açıklamak için misâl getirmeyi terk etmez. Artık iman edenler, bunun (misâlin) Rablerinden gelen bir hakikat olduğunu bilirler. Amma kâfirler: “- Allah bu misâl ile ne murâd etmiştir?” derler. Cenâb’ı Allah o misalle, bir çoğunu şaşırtıp saptırır ve yine onunla bir çoğunu yola, hidâyete eriştirir ve onunla ancak fâsıkları şaşırtır. (Bu, kâfirlerin tekzîbi ve müminlerin iman etmeleri sebebiyle olur.)