Ali Fikri Yavuz: Ankebût  Suresi 10. Ayet Meali

  • وَمِنَ
  • ٱلنَّاسِ
  • مَن
  • يَقُولُ
  • ءَامَنَّا
  • بِٱللَّهِ
  • فَإِذَآ
  • أُوذِىَ
  • فِى
  • ٱللَّهِ
  • جَعَلَ
  • فِتْنَةَ
  • ٱلنَّاسِ
  • كَعَذَابِ
  • ٱللَّهِ
  • وَلَئِن
  • جَآءَ
  • نَصْرٌ
  • مِّن
  • رَّبِّكَ
  • لَيَقُولُنَّ
  • إِنَّا
  • كُنَّا
  • مَعَكُمْ
  • ۚ
  • أَوَلَيْسَ
  • ٱللَّهُ
  • بِأَعْلَمَ
  • بِمَا
  • فِى
  • صُدُورِ
  • ٱلْعَٰلَمِينَ
  • Ali Fikri Yavuz: İnsanlar içinde öyle kimse vardır ki: “- Allah’a iman ettik” der: - Sonra da Allah uğrunda bir eziyete uğratıldı mı, tutar insanların eziyetini Allah’ın (cehennemdeki) azabı gibi kabul eder (de dininden döner ve kâfir olur). Muhakkak ki Rabbinden (müminlere) bir zafer gelirse, onlar (o münafıklar müminlere) şöyle diyecekler: “- Doğrusu biz de sizinle beraberdik.” Allah, bütün alemlerin kalblerinde olanı (imanı ve nifakı) en iyi bilen değil midir?