Ali Fikri Yavuz: Âli İmrân  Suresi 9. Ayet Meali

  • رَبَّنَآ
  • إِنَّكَ
  • جَامِعُ
  • ٱلنَّاسِ
  • لِيَوْمٍ
  • لَّا
  • رَيْبَ
  • فِيهِ
  • ۚ
  • إِنَّ
  • ٱللَّهَ
  • لَا
  • يُخْلِفُ
  • ٱلْمِيعَادَ
  • Ali Fikri Yavuz: Rabbimiz! Muhakkak ki sen, geleceğinde hiç şüphe olmayan bir günde insanları toplayacaksın. Şüphesiz Allah va’dinden dönmez. (1) Müteşâbih: Kasd olunan mânayı bilmek, mümkün olmayan Kur’ân-ı Kerimdeki âyetlere denir. Müteşabih iki nevidir: Lâfzı müteşâbih olan âyet ki, bundan hiç bir mâna anaşılmaz. Sûrelerin evvelinde bulunan Sâd Tâ-hâ gibi (Mukattaa) harfler. Anlamı müteşâbih olan âyet ki, zâhiri mânasını kasdetmek muhâldır. Allah’ın eli, onların elleri üstündedir. Bû âyet-i kerimeye böyle mâna vermek muhâldır. Çünkü, Allah’ın eli olamaz. Ancak, el ya kudret ile tevil edilir, ya da Allah tarafından murad edilen mânaya inanç beslenir.