Ali Fikri Yavuz: Âli İmrân  Suresi 154. Ayet Meali

  • ثُمَّ
  • أَنزَلَ
  • عَلَيْكُم
  • مِّنۢ
  • بَعْدِ
  • ٱلْغَمِّ
  • أَمَنَةً
  • نُّعَاسًا
  • يَغْشَىٰ
  • طَآئِفَةً
  • مِّنكُمْ
  • ۖ
  • وَطَآئِفَةٌ
  • قَدْ
  • أَهَمَّتْهُمْ
  • أَنفُسُهُمْ
  • يَظُنُّونَ
  • بِٱللَّهِ
  • غَيْرَ
  • ٱلْحَقِّ
  • ظَنَّ
  • ٱلْجَٰهِلِيَّةِ
  • ۖ
  • يَقُولُونَ
  • هَل
  • لَّنَا
  • مِنَ
  • ٱلْأَمْرِ
  • مِن
  • شَىْءٍ
  • ۗ
  • قُلْ
  • إِنَّ
  • ٱلْأَمْرَ
  • كُلَّهُۥ
  • لِلَّهِ
  • ۗ
  • يُخْفُونَ
  • فِىٓ
  • أَنفُسِهِم
  • مَّا
  • لَا
  • يُبْدُونَ
  • لَكَ
  • ۖ
  • يَقُولُونَ
  • لَوْ
  • كَانَ
  • لَنَا
  • مِنَ
  • ٱلْأَمْرِ
  • شَىْءٌ
  • مَّا
  • قُتِلْنَا
  • هَٰهُنَا
  • ۗ
  • قُل
  • لَّوْ
  • كُنتُمْ
  • فِى
  • بُيُوتِكُمْ
  • لَبَرَزَ
  • ٱلَّذِينَ
  • كُتِبَ
  • عَلَيْهِمُ
  • ٱلْقَتْلُ
  • إِلَىٰ
  • مَضَاجِعِهِمْ
  • ۖ
  • وَلِيَبْتَلِىَ
  • ٱللَّهُ
  • مَا
  • فِى
  • صُدُورِكُمْ
  • وَلِيُمَحِّصَ
  • مَا
  • فِى
  • قُلُوبِكُمْ
  • ۗ
  • وَٱللَّهُ
  • عَلِيمٌۢ
  • بِذَاتِ
  • ٱلصُّدُورِ
  • Ali Fikri Yavuz: Sonra o kederin arkasından üzerinize Allah bir emniyet, bir uyku indirdi. Öyle ki, içinizden bir zümreyi (öz müminleri o uyku) sarıyordu. (münafıklardan ibaret) bir zümreyi de, nefisleri, can kaygısına düşürmüş, gözleri uyku tutmaz olmuştu; Allah’a karşı cahiliyyet zannı gibi haksız bir zan besliyor ve; “- Bu zafer işinden bize ne?” diyorlardı. (Rasûlüm), de ki: “- Bütün iş Allah’ındır.” Onlar, nefislerinde, sana açamadıkları bir şey gizliyorlar: “- İş elimizde olsa, zorla savaşa çıkarılmasaydık burada öldürülmezdik” diyorlardı. (Rasûlüm) de ki: “- Evinizde de olsaydınız, üzerlerine ölüm yazılmış (takdir edilmiş) bulunanları yine dışarı çıkacak, düşüp kaldıkları yerleri çaresiz boylayacaklardı.” Allah, Uhud savaşındaki bu olayları, kalblerinizde olan ihlâs ve nifakı meydana çıkarmak ve yüreklerinizdeki niyyetleri pâk ve öz yapmak için başınıza getirdi. Allah kalplerde olanı pek iyi bilir.