Abese  Suresi 4. Ayet Meali

Your browser doesn’t support HTML5 audio

أَوْ يَذَّكَّرُ فَتَنفَعَهُ ٱلذِّكْرَىٰٓ
Türkçesi Kökü Arapçası
  • yahut
  • أَوْ
  • öğüt dinleyecektir
  • ذ ك ر
  • يَذَّكَّرُ
  • ve kendisine yarayacaktır
  • ن ف ع
  • فَتَنْفَعَهُ
  • öğüt
  • ذ ك ر
  • الذِّكْرَىٰ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Yahut öğüt alacak da bu öğüt kendisine fayda verecek.
  • Diyanet Vakfı: (1-4) (Peygamber), âmânın kendisine gelmesinden ötürü yüzünü ekşitti ve çevirdi. (Resûlüm! onun halini) sana kim bildirdi! Belki o temizlenecek, yahut öğüt alacak da o öğüt ona fayda verecek.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Veya öğüt alacak da öğüt kendisine fayda verecek.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Veya öğüt belleyecek de öğüt ona fayda verecek.
  • Ali Fikri Yavuz: Yahud öğüd alacaktı da, o öğüt kendisine fayda verecekti.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Veya öğüt belliyecek de o öğüt kendine fâide verecek
  • Fizilal-il Kuran: Yahut öğüt alacak da bu öğüt, kendisine fayda verecek.
  • Hasan Basri Çantay: Yahud öğüd olacakdı da (senin) bu öğüd (ün) kendisine fâide verecekdi.
  • İbni Kesir: Yahut öğüt alacaktı da bu, kendisine fayda verecekti.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Yahut öğüt dinleyecek de kendisine o öğüt fâide verecektir.
  • Tefhim-ul Kuran: Ya da öğüt alacak; böylelikle bu öğüt kendisine yarar sağlayacak.
  • Gaziantep Evden Eve Taşımacılık

    Sistemli Evden Eve Nakliyat

    antepevdenevetasimacilik.com